Lübnanlı ünlü müzisyen ve besteci, Feyruz'un oğlu Ziad Rahbani, 69 yaşında hayatını kaybetti.

Arap şarkı ikonu Feyruz'un oğlu ve oryantal cazın öncüsü Lübnanlı müzisyen ve besteci Ziad Rahbani, Lübnan'da şarkı ve tiyatro dünyasında devrim yarattıktan sonra 26 Temmuz Cumartesi günü 69 yaşında hayatını kaybetti. Beyrut'ta tedavi gördüğü hastaneden yapılan açıklamada, "Cumartesi sabahı saat 9'da büyük sanatçı ve yaratıcı Ziad Rahbani'nin kalbi durdu" denildi.

Müzisyen, besteci ve yönetmen Ziad Rahbani, şarkılarıyla ve özellikle de hem genç hem de yaşlıların ezbere bildiği sözleriyle nesiller boyu Lübnan halkını etkilemiştir. Vizyon sahibi bir yazar olan Rahbani, oyunlarıyla 1975'te patlak vermeden önceki iç savaşı, içinde bulunduğu küçük savaşları (1980 yapımı, bir akıl hastanesinde geçen "Uzun Bir Amerikan Filmi") ve ekonomik krizi konu edinmiştir.

Ülkenin siyasi liderleri, bohem yaşam tarzıyla tanınan ve sağlık sorunlarıyla boğuşan Lübnan müziğinin yaramaz çocuğuna saygı duruşunda bulundu.

Ziad Rahbani, Arap müziğinin yaşayan son efsanesi Feyruz ile kardeşi Mansur'la birlikte klasik Batı, Rus ve Latin Amerika eserlerini Doğu ritimleriyle harmanlayarak Arap müziğini modernize eden besteci Assi Rahbani'nin oğludur.

Büyükleri tarafından çok sevilen Feyruz, Ziad'ın kendisi için caz ritimlerinden esinlenerek bestelediği, "oryantal caz" adını verdiği şarkılarla gençler arasında da bir ikon haline geldi. Feyruz ülkedeki güçlü mezhep ayrımlarını aşarken, oğlu kararlı bir şekilde sol görüşlü ve laik olmayı seçti ve hayatı boyunca Lübnan'ı mahveden mezhep ayrımlarını kınadı.

Ziad Rahbani'nin ölümünün açıklandığı cumartesi günü X gazetesine konuşan Lübnanlı oyuncu Carmen Lebbos, partneri de olan Lebbos, "Her şeyin bittiğini hissediyorum, Lübnan'ın boşaldığını hissediyorum" diye yazmıştı.

Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, onu "yaşayan bir vicdan, adaletsizliğe karşı isyan eden bir ses ve ezilenlerin ve dışlanmışların samimi bir aynası" olarak nitelendirdi.

Başbakan Nawaf Salam , "Lübnan, adalet ve onur değerlerine sadık kalan, özgür bir sese sahip, olağanüstü ve yaratıcı bir sanatçıyı kaybetti" dedi. "Birçok kişinin söylemeye cesaret edemediği şeyleri" dile getiren sanatçıyı. Kültür Bakanı Ghassan Salamé, X.'te "Bu günün gelmesinden korkuyorduk, çünkü sağlığının kötüleştiğini ve tedavi görme isteğinin zayıfladığını biliyorduk" diye yazdı.