Polonya ISS deneyi: Bağışıklık sistemi mikro yerçekimine nasıl tepki veriyor?

Polonya'nın Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gönderdiği IGNIS adlı teknolojik ve bilimsel misyon kapsamında, astronotların mikro yerçekiminde kaldıkları süre boyunca bağışıklık hücrelerinin işleyişindeki değişiklikler incelenecek.

Askeri Teknoloji Üniversitesi'nden Dr. Alicja Trębińska-Stryjewska liderliğindeki Bağışıklık Multiomiks deneyi, Polonya'nın Uluslararası Uzay İstasyonu'na (ISS) gerçekleştirdiği IGNIS teknolojik ve bilimsel misyonunun parçası olan 13 deneyden biri olacak. Göreve Avrupa Uzay Ajansı'nın (ESA) Polonyalı proje astronotu Dr. Sławosz Uznański-Wiśniewski de katılıyor. Ax-4 görevinin 29 Mayıs'ta fırlatılması planlanıyor.

Bilim insanları uzayda bulunmanın vücudun enfeksiyonlara karşı kendini savunma yeteneğini nasıl etkilediğini araştırmak istiyor. ISS'de kısa süreli kalışla ilişkili olarak kan hücrelerindeki gen ifadesindeki değişiklikler incelenecek.

Deneyin başındaki isim, Askeri Teknoloji Üniversitesi'nden Dr. Alicja Trębińska-Stryjewska, Uluslararası Uzay İstasyonu'na uçmanın ve orada kalmanın stresli bir olay olduğunu belirtti. İnsan vücudu daha sonra Dünya'nın azalan çekimine (mikro yer çekimi) ve uzayda zararlı olabilecek kozmik radyasyon gibi diğer faktörlere uyum sağlamaya çalışır.

"Bağışıklık sistemi çeşitli tehditlerle mücadelede önemli bir rol oynar, insan vücudunu örneğin bakteri ve virüslere karşı korumaya çalışır. Bağışıklık Multiomik deneyinin bir parçası olarak, astronotların bağışıklık sistemlerinin işleyişinin Uluslararası Uzay İstasyonu'nda kaldıkları süre boyunca değişip değişmediğini araştırmak istiyoruz. Eğer öyleyse, görevden Dünya'ya döndükten sonra her şey normale döner mi," diye açıkladı PAP'a.

Deneyde bilim insanları, kanda dolaşan bağışıklık hücrelerindeki gen ifadesi ve DNA metilasyonundaki değişiklikleri analiz edecek.

Hücrelerin durumuna ve aldıkları sinyallere bağlı olarak, bireysel genlerin ifadesi açılıp kapatılabilir. Gen ifadesi etkinleştirildiğinde, o gen tarafından kodlanan ve hücrede belirli bir görevi üstlenen fonksiyonel bir RNA molekülü veya proteini üretilir. Epigenetik değişimin bir türü olan DNA metilasyonu, DNA moleküllerinin dizilimlerini değiştirmeden kimyasal olarak değiştirilmesini içerir. Bu durum gen ifadesinde kalıcı değişikliklere neden olur. Gen ifadesi ve DNA metilasyonu çeşitli yöntemlerle incelenebilir, örneğin; RNA ve DNA dizilimi.

Dr. Alicja Trębińska-Stryjewska, "Deneyimizin, mikro yerçekimi koşulları altında bağışıklık sistemi hücrelerindeki gen ifadesindeki değişikliklerden sorumlu mekanizmaları daha iyi anlamamıza ve hatta yenilerini keşfetmemize olanak sağlayacağını umuyoruz" yorumunu yaptı.

Benzer testler şimdiye kadar Uluslararası Uzay İstasyonu'nda yalnızca birkaç astronot üzerinde gerçekleştirildi. Bilim insanı, "İnsan bağışıklık sisteminin böylesine zor koşullarda nasıl çalıştığına dair daha iyi bir anlayış, gelecekteki uzay görevlerinde, örneğin Ay'a veya Mars'a yapılan uçuşlarda astronotların sağlığına daha iyi bakmamızı ve belki de Dünya'daki insanların sağlığını iyileştirmek için yeni yollar geliştirmemizi sağlayacak" dedi.

İki astronotun (kim oldukları açıklanmadı) kan örnekleri görevden yaklaşık 1,5 ay önce alındı ​​ve ISS'de kaldıkları süre boyunca - istasyona vardıktan birkaç gün sonra ve Dünya'ya dönmeden birkaç gün önce - ve dönüşlerinden sonra: görevden döndükten birkaç gün sonra, dönüşlerinden 6 ay sonra ve 12 ay sonra alınacak.

Polonya'da Bilim, Ludwika Tomal (PAP)

lt/ zan/ mhr/

PAP Vakfı, ayda bir kez e-posta yoluyla servisin kullanımı hakkında bizi bilgilendirmeniz ve makalenin kaynağını belirtmeniz koşuluyla, Science in Poland Servisi'ndeki makaleleri ücretsiz olarak yeniden basmanıza izin vermektedir. Portallarda ve internet servislerinde lütfen bağlantılı adresi ekleyin: Kaynak: naukawpolsce.pl, dergilerde ise şu açıklamayı ekleyin: Kaynak: Nauka w Polsce Service - naukawpolsce.pl. Yukarıdaki izin şunlar için geçerli değildir: "Dünya" kategorisindeki bilgiler ve her türlü fotoğraf ve video materyalleri.